Paylaş |
|
Tweet |
Zaman içinde Karlar, Lidyalılar, Persler ve Romalılar bu bölgede hakimiyet kurmuşlardır. Yunan medeniyetinin altın çağından Datça da nasibini almış burada Knidos antik kenti kurulmuştur. Zamanınız var ise yeterince sabırlı iseniz yarımadanın en ucunda bulunan Knidos antik kentini ziyaret etmenizi öneririm. Antik kent ızgara planına göre yani yollar birbirini dik kesecek şekilde yapılmıştır. Aynı zamanda doğal liman özelliği de bulunmaktadır.
Datça’dan Knidos’a giden yol dolambaçlı ve uzundur, bu sayede bozulmamış doğayı ve bilinmedik koyları keşfetmiş olursunuz. Datça’da bir çok bakir koy vardır. Turizm mevsimi kısa ve ulaşım zor olduğu için çoğu kişi tarafından bilinmez. Tatillerinizde gezmeyi ve denize girmeyi seviyorsanız buralar tam da size göre. Denizin temiz olduğunu söylemeye gerek yok ancak WC sıkıntısı yaşayabilirsiniz.
Datça’nın sükuneti kalabalık şehirlerden bunalanları kendine çeker. Datça’nın müdavimleri vardır, yıllık izinlerini hep burada kullanırlar. Palamutbükü Datça’nın önemli tatil yerlerinden birisidir. Emel Sayın, Şener Şen ve daha bir çok ünlünün burada evi vardır. Sessizce gelir, kimseye görünmeden tatillerini yapar giderler.
Aktur tatil sitesi, Perili Köşk, Karaincir gibi tatil köyleri de yerli turistin tercih ettiği yerlerdir. Spontane tatili sevenler için Datça merkezde ve rağbet edilen plajların çevrelerinde butik oteller mevcuttur.
Şehre ilk kez geliyorsanız buranın oldukça küçük bir yerleşim yeri olduğunu görürsünüz. Kısa bir şehir turu yapmanızı öneririm. Dar sokakları ve kendine özgü evleri ilginizi çekecektir. Giderseniz ünlü şair Can Yücel’in evini ziyaret edebilirsiniz. Bir Datça aşığı olan Can Yücel son yıllarını burada geçirmiştir.
Datça bir kıyı kenti olmasına karşın havası rüzgarlı olduğu için diğer kıyı şehirlerine nazaran nemi azdır. Bu yüzden sıcaktan fazla bunalmazsınız. Havası, suyu temiz olan Datça’da bitkisel yağ ve balık tüketimi fazla olduğu için halk uzun süre yaşar. Bu nedenle çoğu kişi emekli olduktan sonra buralara yerleşmeye karar verir. “Tanrı, yarattığı kulunun uzun ömürlü olmasını isterse, Datça Yarımadası’na bırakır.” Diyen tarihçi Strabon bu durumu teyit eder.
Datça ekonomisi 3 B’ye yani bal, balık ve bademe dayanır. Burada çam balı üretilir. Çam balı ülkemizde sadece Muğla’da üretilir. Buraları gezerseniz balığını tadın, gelirken de yanınızda bal ve badem getirin.